هٰذِه۪ جَهَنَّمُ الَّت۪ي يُكَذِّبُ بِهَا الْمُجْرِمُونَۢ يَطُوفُونَ بَيْنَهَا وَبَيْنَ حَم۪يمٍ اٰنٍۚ
“Ehl-i Cehennem, Cehennem’e atılınca onlara hitaben; ‘Şu Cehennem, mücrimlerin tekzib ettikleri Cehennem’dir.” O mücrimler, Cehennem’in ateşiyle gayet sıcak su arasında dolaşırlar.”[1]
Genel itibariyle cehennem iki kısımdan ibarettir:
Birinci Kısım: Nar ve zemherir unsurunun hakim olduğu azab bölümüdür. Ehl-i cehennemin, devamlı kaldıkları bölüm burasıdır.
Cehennemin ikinci kısmı ise: Ehl-i cehennemin, bir nevi istirahat ettikleri bölümdür. Burada istirahattan murad hakiki bir istirahat değil, belki evvelki azaba verilen fasıladır. Ehl-i cehennem ateşte yandıklarından naşi susuz olurlar. Bu kez su ve yiyecek ihtiyaçlarını gidermek için o istirahat bölümüne çıkarılırlar. O bölümde kendilerine içecek olarak “gassak” takdim edilir.[2] Gassak, ehl-i cehennemin vücudlarından akan irindir ki; bu irinler, bir vadide biriktirilir ve onlara içirilir. O irin, son derece sıcaktır ki; ateş gibi yakar, mide ve bağırsaklarını eritir.[3] Hem harareti nihayet derecede olan “hamim” denilen bir kaynar su kendilerine içirilir.[4] Bazen de onlara “sadid” denilen vücudlarından akan kan, irin ve su ile karışık bir içecek içirilir.[5] Yiyecek olarak da zakkum[6] ve dari’ verirler. Dari’ son derece acı ve develerin bile yemediği bir bitkidir. Ne onları semiz eder ve ne de açlıklarını giderir.[7] Sonra tekrar ateşe döndürülürler. İstirahat yeri böyle dehşetli olan bir cehennemin, ateş ve zemherir mahallindeki azab nasıl olacağı kıyas edilsin.
Kur’ân’ın ifâdesiyle, cehennem yedi tabakadır ve her tabaka, ona lâyık suçlularla doludur. Gelecek ayet-i kerime, bu hakikati ifade etmektedir:
وَاِنَّ جَهَنَّمَ لَمَوْعِدُهُمْ اَجْمَعينَ لَهَا سَبْعَةُ اَبْوَابٍ لِكُلِّ بَابٍ مِنْهُمْ جُزْءٌ مَقْسُومٌ
“Muhakkak cehennem, İblis ve ona tâbi’ olanların va’d olundukları mahaldir. Cehennem için yedi kapı vardır. Her kapı için cehennem ehlinden ayrılmış bir tâife vardır.”[8]
Bazı müfessirlere göre, cehennemin yedi kapısından maksad, yedi tabakasıdır. Bu tabakalardan;
Birincisi: “Hâviye”[9], günâhkâr mü’minler için;
İkincisi: “Sakar”[10], Hıristiyanlar için;
Üçüncüsü: “Saîr”[11], Yahûdîler için;
Dördüncüsü: “Cahîm”[12], Sâbiînler için;
Beşincisi: “Leza”[13], Mecûsîler için;
Altıncısı: “Hutame”[14], Putperestler için;
Yedincisi: “Derk-i esfel”[15], münâfıklar içindir.
Bu tabakalar içinde de binlerce azâb mertebeleri mevcûddur.
(Semendel Yayınlarından Rahman Suresi’nin Tefsiri adlı eserden alınmıştır.)
[1] Rahman, 35:43-44.
[2] Nebe, 78:25.
[3] Muhammed,47:15.
[4] En’am, 6:70; Yunus, 10:4; Hac, 22:19; Saffat, 37:67; Sad, 38:57; Gafir, 40:72; Duhan,44:48; Vakıa, 36:54,93
[5] İbrahim, 14:16.
[6] Saffat, 37:62; Duhan, 44:43-44; Vakıa, 36:52.
[7] Ğaşiye, 88:6-7.
[8] Hicr, 15:43-44.
[9] Kaira, 101:9.
[10] Kamer, 34:48; Müdessir, 74:26, 27, 42.
[11] Mülk, 67:10-11.
[12] Şuara, 26:91; Tekasür,102:6.
[13] Mearic, 70:15.
[14] Hümeze, 104:4-5.
[15] Nisa, 4:145.
İsim | |
Eposta ( Sitede görünmeyecek ) | |
Yorum | |
Doğrulama Kodu | |
Gönder |