Hayvânların cesedleri hesâbtan sonra, tekrâr anâsıra inkılâb eder ve o anâsır Cennet’tin binâsında isti‘mâl edilir. Rûhları ise Cennet’e gider. Demek, hîç bir hayvân yok olmaz. Cenâb-ı Hak, her bir nev‘den bir çiftin cesedini Cennet’e alır, rûhları o cesede nöbetleşe girmek súretiyle Cennet’te lezzet-i cismâniyyeyi tadarlar. Bir kısım hayvânlar ise, cesed ve rûhlarıyla berâber Cennet’e girerler. Kesilen kurbânlar gibi. Kur’ân’ın ma‘nevî tefsîri olan “Risâle-i Nûr”un “Lem‘alar” adlı eserinde, bu konu şöyle îzáh edilmiştir:
“Hayvânların rûhları bâkí kalacağını; ve Hüdhüd-i Süleymânî (as) ve Neml’i, ve Naka-i Sálih (as) ve Kelb-i Ashâb-ı Kehf gibi ba‘zı efrâd-ı mahsúsa hem rûhu, hem cesediyle bâkí áleme gideceği ve her bir nev‘ın arasıra isti‘mâl için bir tek cesedi bulunacağı rivâyet-i sahîhadan anlaşılmakla berâber; hikmet ve hakíkat, hem rahmet ve rubûbiyyet öyle iktizá ederler.” Lem‘alar, Münâcât, s. 370.
İsim | |
Eposta ( Sitede görünmeyecek ) | |
Yorum | |
Doğrulama Kodu | |
Gönder |