tel tel tel
Kur'an-ı Kerim'den
Öyle bir bela ve musibetten çekininiz ki, geldiği vakit yalnız zalimlere mahsus kalmayıp, masumları da yakar. Biliniz ki, Ellah’ın azabı şiddetlidir.
(Enfal, 8/25)
Hadîs-i Şeriflerden
İçerisinde Ellah'ın anıldığı bir evle Ellah'ın anılmadığı bir evin farkı diri ile ölünün farkı gibidir.
(Müslim, Müsafirin, 211)
Dualardan
Ya İlâhî! Hadd-i bülûğumuzdan bu zamâna kadar işlediğimiz büyük ve küçük bütün günâhlardan ciddî pişmanlık tevfîk eyleyip, bundan böyle ömrümüzün devâmınca salâh-ı hâl ve a’mâl-i haseneye muvaffakiyetle rızâ-yi âliyeni tahsîle muvaffak buyur.
(Hacı Hulusi Bey)
Vecîze
Üç günden fazla bir mü'min, diğer bir mü'mine küsmemek İslâmiyet emrediyor.
Sözler

Husûf namâzı

husûf namâzı: Güneş ile Ay arasına Dünyâ’nın girmesi ile Ay tutulduğunda kılınan namâz. Müslim’de geçen bir hadîs-i şerifte konuyla ilgili olarak şöyle buyrulmaktadır:

“Şübhesiz ki, Güneş ile Ay, Ellâh’ın varlığına ve birliğine işâret eden âyetlerindendir. Bunlar, hiçbir kimsenin hayâtı veyâ ölümü için tutulmazlar. Siz bunları tutulmuş, nûru gitmiş hâlde görürseniz, hemen tekbîr alın, Ellâh’a duâ edin, husûf ve küsûf namâzı kılın ve sadaka verin.”

Ay tu­tul­du­ğu zamân Müslüman­la­rın ev­le­rin­de te­ker te­ker, giz­li veyâ açık­tan kırâat­la iki veyâ dört rek’at namâz kıl­ma­la­rı men­dûbdur. İmâm A’zam Ebû Ha­ni­fe’ye gö­re, bu namâzın câmi­de cemâat­le kı­lın­ma­sı sün­net­te yok­tur. An­cak kı­lı­nır­sa câiz olur.

Ay tu­tul­ma­sı ge­ce ola­bi­le­ce­ği için, cemâatin câmi­de top­la­nıp top­lu namâz kıl­ma­sın­da güç­lük var­dır. İmâm Şâfiî ve Ah­med b. Han­bel ile ba’zı ha­dis bil­gin­le­ri­ne gö­re, cemâat­le kı­lı­nır. İmâm Mâlik’e göre ise cemâat­la kı­lı­n­maz. Husûf namâzından sonra, Ay meydana çıkıncaya kadar Ellâhü Teâlâya yalvarıp yakarılır.

 

Muhammed Doğan'ın (Molla Muhammed el-Mûşî el-Kersî) beyanatları Nurmend.com sitesinden başka bir platformda yayınlanmamaktadır. © 2014-2023 | Her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Nurmend - Şerhmend
0.253 sn. deSen
↑ Yukarı