tel tel tel
Kur'an-ı Kerim'den
Bu dünya hayatı, aldatıcı bir hayattan ibarettir. Kendisinden geçici bir zaman istifâde edilir. Daha sonra yok olmaya yüz tutar ve sahibinin vefatıyla elinden çıkar. Ahiret ise şüphe yok ki, ebedî bir karargâhtır. Onun yokluğa mahkum olması söz konusu olamaz, oradan başka bir âleme intikâl de düşünülemez.
(Mü’min, 40/39)
Hadîs-i Şeriflerden
Bazı kimseler Cuma namazlarını terketmekten ya vazgeçerler veya Ellah onların kalblerini mühürler de gafillerden olurlar.
(Müslim, Cuma 40)
Dualardan
Cenâb-ı Hak hâkimleri, adalet-i hakikiyeye muvaffak etsin, âmîn.
(Tarihçe-i Hayat)
Vecîze
Edebin enva'ını, Cenab-ı Hak habibinde cem'etmiştir. Onun Sünnet-i Seniyesini terkeden, edebi terkeder.
Lem'alar

Yirmi İkinci Söz'ün Şerhi Çok Yakında Çıkıyor

08.07.2019

Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin telif ettiği "Sözler" adlı eserinde yer alan Yirmi İkinci Söz, Molla Muhammed el-Mûşî el-Kersî tarafından şerh ve izah edildi. Tevhîd delillerini en parlak şekilde gösteren eser, marifetullah ve muhabbetullah mertebelerine ulaşmada büyük destek sağlıyor. Baskı ve ciltlenme safhalarını geçirecek olan 504 sayfalık kitabın, yakın bir tarihte dağıtımına başlanacağını umuyoruz.

Ellah'ın varlığını ve birliğini idrâk etmede, taklîdî ve tahkîkî olmak üzere iki tevhîd yolu bulunduğu anlatılan eserde, âsâr-ef'ál-esmâ ve sıfât silsilesi takip edilerek hakîkî tevhîde ulaşmanın mümkün olduğu kaydediliyor.

Üstâd Bediüzzaman Hazretlerinin, diğer bütün risalelerinde olduğu gibi, bu risalede de doğrudan doğruya Kur’ân-ı Azímüşşân’ı rehber ettiği, bu eserin ve diğer risâlelerin, onun karîha-i fikrinden çıkmadığı; belki Kur’ân’ın usûl ve üslûbundan, esrâr ve meánîsinden tereşşüh edip nebeán eden dersler olduğu vurgulanırken, kitabın Takdîm yazısında insanın bu dünyadaki asıl vazifesine de şöyle işaret ediliyor:

"Áciz, zaíf, fakír, nâkıs, kusûrlu, perîşân bir vaz‘ıyyette, şu meşhere, ordugâha ve meydân-ı imtihâna atılan insânın vazífe-i asliyyesi ve farîza-i hılkati, onu, şu meydâna gönderen Zât-ı Zülcelâl’i ve Ma‘bûd-u Bilhakk’ı bulmak ve tanımaktır. Bu da ancak hakíkí tevhídi, bulmakla mümkündür. Hakíkí tevhídi bulmak ise, ancak ve ancak Kur’ân-ı mu‘cizü’l-Beyân ve Resûl-i Ekrem (asm)’ın nev-i beşere ta‘lîm ettikleri delîller ve hüccetleri, anlamak ve kavramak ve bilmekle mümkündür. İşte şu risâle, tevhíd-i hakíkí dersini veren ve bu husûstaki delîl ve hüccetleri, akıl ve kalbin önüne serdeden; hakkı taharrî eden insânı, iknâ edip doyuran; tevhíde dâir yazılan bir şâheserdir."

 

Kaynak:Semendel Yayınları

 

Bu yazi 2404 defa gösterilmiştir.

Yorum yapabilirsiniz :

İsim
Eposta ( Sitede görünmeyecek )
Yorum
Doğrulama Kodu
Gönder

Yorumlar :

Henüz yorum yapılmamış.

Muhammed Doğan'ın (Molla Muhammed el-Mûşî el-Kersî) beyanatları Nurmend.com sitesinden başka bir platformda yayınlanmamaktadır. © 2014-2023 | Her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Nurmend - Şerhmend
0.221 sn. deSen
↑ Yukarı