tel tel tel
Kur'an-ı Kerim'den
Bu dünya hayatı, aldatıcı bir hayattan ibarettir. Kendisinden geçici bir zaman istifâde edilir. Daha sonra yok olmaya yüz tutar ve sahibinin vefatıyla elinden çıkar. Ahiret ise şüphe yok ki, ebedî bir karargâhtır. Onun yokluğa mahkum olması söz konusu olamaz, oradan başka bir âleme intikâl de düşünülemez.
(Mü’min, 40/39)
Hadîs-i Şeriflerden
Bazı kimseler Cuma namazlarını terketmekten ya vazgeçerler veya Ellah onların kalblerini mühürler de gafillerden olurlar.
(Müslim, Cuma 40)
Dualardan
Cenâb-ı Hak hâkimleri, adalet-i hakikiyeye muvaffak etsin, âmîn.
(Tarihçe-i Hayat)
Vecîze
Edebin enva'ını, Cenab-ı Hak habibinde cem'etmiştir. Onun Sünnet-i Seniyesini terkeden, edebi terkeder.
Lem'alar

HAMELE-İ ARŞ

17.11.2017

وَيَحْمِلُ عَرْشَ رَبِّكَ فَوْقَهُمْ يَوْمَئِذٍ ثَمَانِيَةٌ

     Aziz Kardeşlerim!

   Arş-ı A’zam üzerinde veya Arş’ın altında dört büyük melaike vardır. Bu melekler Cebrail, Mikail, İsrafil ve Azrail’dir. Bir rivayete göre,  Hamele-i Arş melekleri bu dört büyük melektir. Bir rivayete göre ise; Hamele-i Arş melekleri İnsan, Sevr, Nesr ve Esed’dir. Zerreden Arş’a kadar her bir mevcud üzerinde bu dört büyük meleğin müvekkelleri bulunur.

    Cebrail (as), Hakîm ve Alîm isimlerine mazhardır. Bu nedenle daima “Ya Hakîm, Ya Alîm” diye Ellah’ı zikreder. Bütün kâinattaki teklifi ve tekvini kanunların mümessili Cebrail (as)’dır. Onun için Cebrail (as)’a namus-u ekber deniliyor. Hazret-i Cebrail’in emri altında çalışan hadsiz melekler bulunmaktadır. Bütün bu melekler de aynen Cebrail (as) gibi: “Ya Hakîm, Ya Alîm” deyip Ellah’ı zikrederler ve O’na niyazda bulunurlar. Kendi başlarına ve kendi namlarına iş görmediklerini ilan ederler.

     İsrafil (a.s), Hay ve Muhyi isimlerine mazhardır. Kâinattaki cümle hayatlar, Hayy ve Muhyi isimlerinin tecellisine mazhar olan başta İsrafil ve O’nun emri altında çalışan hadsiz melekler vasıtasıyla vücud buluyor. Bu nedenle İsrafil (as) ve O’nun emri altında çalışan cümle melekler, “Ya Hayy, Ya Muhyi” deyip Ellah’ı zikrederler ve O’na niyazda bulunurlar. Bir an bile Ellah’dan gafil olmazlar. Vazifeleri icabı hep bu esmayı zikrederler. Kendi başlarına ve kendi namlarına iş görmediklerini ilan ederler.

    Mikail (as), Rahman ve Rezzak isimlerinin ayinesidir. Bu isimlere mazhardır. Rahman ve Rezzak ismi, Onda a’zamlık mertebede tecelli eder. Bu nedenle daima “Ya Rahman, Ya Rezzak” diye Ellah’ı zikreder. Zira Rahman ve Rezzak isminin tecellisiyle gelen rızıklar, Hazret-i Mikail ve O’nun emri altında çalışan hadsiz melekler vasıtasıyla dağıtılıyor. Mikail’in emri altında çalışan melekler, Arş’tan yere kadar bütün mevcudatın rızkını dağıtırken aynen Mikail (as) gibi “Ya Rahman, Ya Rezzak” deyip Ellah’ı zikrederler ve O’na niyazda bulunurlar. Ellah’dan bir an bile gafil olmazlar. Vazifeleri icabı hep bu esmayı zikrederler. Kendi başlarına ve kendi namlarına iş görmediklerini ilan ederler.

     Azrail (as) ise, ruhların kabzıyla müvekkeldir. A’zamlık mertebede Kabid ve Mümit isimlerine mazhardır. Bütün zihayatlar ve ziruhlar, Azrail (as) ve O’nun emri altında çalışan hadsiz melaike vasıtasıyla ölümü tadarlar. Hatta yıpranan her bir zerre, onlar vasıtasıyla bulunduğu yerden ayrılır. Azrail (as) ve O’nun emri altında çalışan cümle melekler,  vazifelerine taalluk eden Kabid ve Mümit isimlerini zikrederler ve Cenab-ı Hakk’a bu esma ile niyazda bulunurlar. Bir an bile Ellah’dan gafil olmazlar. Kendi başlarına ve kendi namlarına iş görmediklerini ilan ederler.

     Kardeşlerim!

     Zerreden Arş’a kadar her bir mahlûkun yanında dört büyük meleğin vekil ve mümessilleri vardır. Müdebbirât-ı umur denilen bu meleklerin her biri lisan-ı hal ve kaliyle esma-i İlahiyeyi zikreder, Cenab-ı Hakkı tesbih ve takdis eder. Mes’elenin vuzuh ile anlaşılması için bir zerreyi misal olarak zikredeceğiz:

     Evamir-i tekviniyeye imtisal etmek suretiyle o zerrenin nizam ve intizamını temin eden melek,  Hazret-i Cebaril (as)’ı temsil eder ve a’zamlık mertebede Hakîm ve Alîm isimlerine mazhar olduğu için “Ya Hakîm, Ya Alîm” deyip bu esmayı zikreder.İzn-i İlahi ile o zerrenin hareket ve canlılığını temin eden melek,  Hazret-i İsrafil (as)’ı temsil eder ve a’zamlık mertebede Hayy ve Muhyi isimlerine mazhar olduğu için “Ya Hayy, Ya Muhyi” deyip bu esmayı zikreder.Emr-i Rabbani ile o zerrenin rızkını getiren melek,  Hazret-i Mikail (as)’ı temsil eder ve a’zamlık mertebede Rahman ve Rezzak isimlerine mazhar olduğu için “Ya Rahman, Ya Rezzak” deyip bu esmayı zikreder.Vazifesi bittiğinde o zerreyi, kabzedip alan melek, Hazret-i Azrail (as)’ı temsil eder ve a’zamlık mertebede Kabid ve Mümit isimlerine mazhar olduğu için “Ya Kabid, Ya Mümit deyip bu esmayı zikreder.

     Keza bütün elektronlar, çekirdeğin etrafında pervane gibi hızla dönerken her bir elektron lisan-ı haliyle “Ya Hakîm! Ya Alim! Ya Hayy! Ya Muhyi! Ya Rahman! Ya Rezzak! Ya Kabid! Ya Mümit!” deyip bu esmayı zikrettiği gibi; her bir elektronun yanında bulunan dört büyük meleğin mümessilleri de onların lisan-ı hal ile zikrettikleri mezkûr esmaya tercümanlık edip o esmayı lisan-ı kal ile ilan ediyorlar. Böylece lisan-ı hal ile yapılan bu zikir, lisan-ı kal ile birleşiyor. Zerreden Arş’a kadar bu halka-i zikir genişliyor.

     Demek kâinat, bir zikirhane-i Rahman’dır. Her bir mevcud, lisan-ı hal veya lisan-ı kaliyle birer zakir, birer müsebbihtir. Bununla beraber her bir mevcudun yapmış olduğu zikir ve tesbihatı Âlem-i Misal’de temsil eden ve Cenab-ı Hakka takdim eden bir melek vardır ki; o melek o mevcudun suretindedir.

     Ne mutlu o adama ki; bu halka-i zikri hissedip anlar ve o halkaya iştirak eder.

           

(Semendel Yayınlarından 29. Söz’ün Şerhi)

Bu yazi 7228 defa gösterilmiştir.

Yorum yapabilirsiniz :

İsim
Eposta ( Sitede görünmeyecek )
Yorum
Doğrulama Kodu
Gönder

Yorumlar :

Henüz yorum yapılmamış.

Muhammed Doğan'ın (Molla Muhammed el-Mûşî el-Kersî) beyanatları Nurmend.com sitesinden başka bir platformda yayınlanmamaktadır. © 2014-2023 | Her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Nurmend - Şerhmend
0.236 sn. deSen
↑ Yukarı